Artık Toz Pembe Bir Dünyada Yaşamıyorlar: Barbie ve Ken Türkiye'de Yaşasaydı Ne Gibi Sorunlarla Karşılaşırdı?

Barbie ve Ken, Türkiye’de üretilseydi bugün çok farklı görüntüler görebilirdik. Örneğin bazıları Barbie’nin etek boyuna karışabilir, “o işi yapamaz” diyebilirdi.

Barbie, yıllardır hakkında tartışmalar dönen oyuncaklardan biri. Kimileri bu oyuncak bebeklerin güzellik algısını bozduğunu; hatta insanların özgüvenini düşürdüğünü bile söyledi. Barbie ise ırkçı olmamak ve herkese hitap edebilmek adına pek çok yöntem denedi. Bazen ten rengini değiştirdi, bazen mesleğini... Fakat bizim açımızdan hâlâ tam olarak ‘doğal’ görünmüyor.  

Barbie ve Ken'in bize daha "doğal" gelmesi için bizim gibi görünmesi ve hissetmesi gerçekten işe yarayabilir mi diye düşündük ve "Neden olmasın?" dedik. Ülkemizde yaşayan her kadın bir Barbie, her erkek de bir Ken olsaydı işte böyle görünecek ve cinsiyet eşitsizliğiyle böyle savaşacaklardı.

"Takip ediliyor muyum?" gerginliğiyle evine dönmeye çalışan Barbie: 

Üstelik yıllardır annesi ve babası "Akşam 10'dan önce evde ol" diye baskı yapıyor. Her ne kadar böyle söylemelerinin sebebini anlıyor olsa da bu, Barbie'nin baskıya uğradığı gerçeğini değiştirmiyor. 

Ev işlerini Barbie'yle paylaşımlı yaptığı için "Erkek adam ev işi mi yapar" sözlerine maruz kalan Ken:

Ama hiç aldırmıyor.

Aynı pozisyonda çalıştığı erkekten daha az maaş alıp, daha fazla çalışan Barbie: 

Üstelik her gün mansplaining'e maruz kalıyor... 

Zaman zaman duygularını bastıramayıp ağladığında "Erkekler ağlamaz" diyenlere maruz kalan Ken:

Otobüs şoförlüğü yaptığı için "Elinin hamuruyla erkek işine karışma" diyenlere maruz kalan Barbie:

Barbie yine de gülüp geçiyor bunlara.

"Bayana kiralık/satılık" ilanları arasında bulabildiği en düzgün evi tutmuş Ken:

Her ay kullanmak zorunda olduğu pedlerden alınan yüksek vergiyi duyan Barbie: 

Dünya çapında başarılı olan ancak gerici eleştiriler yapılan voleybolcu Barbie:

Not: Böyle bir Barbie'ye zaten sahibiz ve bu gibi gericilere smaçlarıyla cevap veriyor.

Hiçbir zaman okula gitmemiş, çocukluğunu kendinden yaşça çok büyük bir adamın yanında geçirmek zorunda bırakılan Barbie: 

Belindeki kırmızı kurdele, kimileri için maalesef ki hâlâ "bekaret sembölü" olarak görülüyor. Ailesi ve çevresinden gördüğü baskı nedeniyle de bu kurdeleyi taşımaya maruz bırakılıyor.

Erkek şiddetine maruz kalan Barbie...