Bilim İnsanları, Dünyanın En Derin Noktasında Yaşayan Ahtapotu Görüntüledi

Birçok kişinin görmekten ve dokunmaktan korktuğu ahtapotlar, bazılarımız için güzel bir besin kaynağı. Bu çok kollu canlıların, zararlı ve yırtıcı olan türlerinden tutun taklitçi ve kamufle olanları bile mevcut. Denizin ne kadar derinine inebildiklerini öğrenmek için gelin yakından bakalım.

Kameraların, bir ahtapotu şimdiye kadar gördüğü en derin yer, Hint Okyanusu’ydu. Java Çukuru adındaki bölgenin, yaklaşık 5.000 metre altında bir ahtapota ev sahibi yaptığı açıklanmıştı. Yeni derinlik ise bunun 2 km daha derininde ve Java Çukuru'nun yaklaşık 7.000 metre altı olarak keşfedildi.

Java Çukuru'nun 7.000 metre altında bir ahtapot keşfedildi

Deniz Biyolojisi dergisinde keşfi bildiren araştırmacılar, bunun bir 'Dumbo' ahtapot türü olduğunu söylüyor. Ahtapot, 'Dumbo' adını bir çizgi film karakterinden alıyor. Adeta 1940’ların Disney çizgi filmlerinden fırlamış gibi gözüken bu hayvan, ismini başında bulunan ve gözlerinin hemen üzerinde olan yüzgeçlerin kulağa benzemesinden almış diyebiliriz.

Keşfin arkasındaki isim Dr. Alan Jamieson, ‘iniş’ adı verilen aleti kullanarak olaya öncülük etti. Bu aletler, keşif gemilerinde bulunan ve deniz tabanına yerleştirilmek suretiyle geçenleri kaydeden bir cihazdır.

Dr Jamieson, bu ekipmanları kullanarak bugüne kadar iki adet ahtapot görüntüledi. Biri 5.760 diğeri 5.957 metre derinliğinde olan bu canlıların boylarıysa sırasıyla 43 ve 35 santim olarak ölçüldü. ‘Grimpoteuthis’ ailesine mensup olan ’Dumbo’ grubuna dahil oldukları, incelemeler sonucunda bildirildi.

Bu keşfe kadar ahtapot parçaları ve yumurtaları hep çok derin yerlerde bulunmuştur. Yeni keşiften önceki gördüğümüz derinlik ise 5.145 m olarak açıklanmıştı.

50 yıl önce Barbados’tan çıkarılan bir hayvanın fotoğrafı

ASELSAN’ın Geliştirdiği Denizgözü-Ahtapot Göreve Hazır

Dr. Jamieson, Hint Okyanus’nun derinlikeri, ahtapotların %99’u için uygun bir yaşam alanı olduğu ancak bir canlının bu kadar derinlerde yaşayabilmesi için bazı adaptasyonlara ihtiyacı olacağını söyledi. Basınç altında yaşamak için geçirilmesi gereken adaptasyonların tümünün hücresel düzeyde olduğunu ekleyen bilim insanı, baskı altında çökmek isteyen hücrelerin korunduğuna emin olunmalı dedi.