Paylaş
3
Türkiye'nin tarihi kampüslerinden olan, hatta grafiklere "Üniversite kapısı çizin bir tane" denildiğinde hepsinin ilk örnek olarak çizdikleri, kapısı bile meşhur olan İstanbul Üniversitesi'nin kampüsleri, geçtiğimiz günlerde kamuya açılmıştı. İstanbul Üniversitesinin kampüslerinin halka açılmasından sonra gelen görüntüler, öğrencilerden tepki çekti.
Kampüslerin halka açıldığı şu şekilde duyurulmuştu
Bu açıklamanın ardından üniversitenin Beyazıt, Laleli, Horhor, Avcılar, Çapa, Şişli, Kadıköy, Bahçeköy, Bakırköy ve Büyükçekmece kampüslerinin hafta içi 08.30-17.00 saatleri arasında ziyarete açılacağı belirtilmişti. Özellikle güvenlik açığı yaratacağı endişesiyle eleştirilen karar uygulamaya konuldu. İlk ziyaretçiler, ders aralarında içinde öğrencilerin bulunduğu amfilerde ellerini kollarını sallayarak gezerken görüntülendi.
Bu görüntülere öğrenciler büyük tepki verdi.
Konuyla ilgili X'te bir zincir başlatan bir akademisyenin sözleri ise şu şekilde oldu:
Normal bir ülkede üniversitelerin halka kapısını açması elbette desteklenir. Ancak yakın zamanda cemaatlerin önünde miting yaptığı İÜ'de bu karar alternatif yaşam tarzına sahip öğrencilerin baskılanacağı, güvenlik endişesinin ön plana çıkacağı bir ortam yaratacaktır.
Bu karar sadece okul bahçesinde değil amfiler dahilinde de hocaların ve öğrencilerin güvenliğini tehdit altına sokacak, aykırı seslerin susturulmasına ve akademik özgürlüklerin sınırlandırılmasına yol açacaktır.
Hepsinden önemlisi geçmişte kampüs dahilinde gerçekleştirilen silahlı saldırılara da şahit olduğumuz okulumuzda yaşanabilecek olaylara dair güvenlik güçlerinin mesuliyetini ortadan kaldıracak ve benzer olayların kapısını aralayacaktır.
Rektörün tüm üniversite bileşenleri açısından büyük riskler taşıdığı aşikar bir kararı tek başına alabileceğini sanmıyorum. Ancak unutulmamalıdır ki gerçekleşecek ilk olumsuz olayda fatura kendisne kesilecektir.
En az bunlar kadar endişe verici bir diğer ihtimal ise kapıların açılmasıyla oluşacak güvenlik zaafiyetinin ek güvenlik tedbirleriyle arttırılmak istenmesi olacaktır. Bu durumda öğrencilerin zaten sınırlı olan kampüs içi yaşamı ve faaliyetleri daha sınırlandırılacaktır. Bizim ulaştığımız İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin verdiği tepkiler ise “Normalde konumları müsait olan üniversitelerde belirli kurallar ve saatler dahilinde kapıların halka açılması normal karşılanabilir. Fakat İstanbul Üniversitesi Beyazıt kampüsü gibi her hafta bir politik kavganın yaşandığı ve çeşitli kötü niyetli grupların inatla sızmaya çalıştığı bir kampüsün kapılarının gelişigüzel şekilde açılıyor olması kesinlikle kabul edilemez.”şeklinde oldu. Öğrenciler ayrıca geçmişte etkinliklerin bastırılmaya çalışılmasını da hatırlattı.
İstanbul Üniversitesi kampüslerinin halkın ziyaretine açılması konusunda siz ne düşünüyorsunuz?
