Tümü Webekno

Kategoriler

Hakkımızda Yazarlar Ödüllerimiz Künye Gizlilik İletişim
  1. Webtekno
  2. İnternet Haberleri ve İçerikleri

Google’ın Yalan Habere En Çok ’Destek Verdiği’ Ülke Türkiye Oldu

İnternette yer alan yalan haberlerin ve yanıltıcı bilgilerin en çok karşımıza çıktığı yer Google. Platform üzerine yapılan yeni bir araştırmanın sonuçlarına göre Google sonuçlarında en çok yalan yanlış bilginin dolaştığı ülke ise %90 oranla Türkiye oldu.

Google’ın Yalan Habere En Çok ’Destek Verdiği’ Ülke Türkiye Oldu
Şahin Kılınç Şahin Kılınç /

Gazetecilik alanındaki en prestijli ödül Plitzer'i kazanan ilk internet haber kuruluşu ProPublica, yanlış bilginin yayılımı açısından Google'ı mercek altına aldı. Türkiye'deki internet kullanıcılarına pek da şaşırtıcı gelmeyecek sonuçlara göre Google, "yanlış bilgi yaymanın kârlı bir işe dönüşmesine" katkı sağlıyor.

Haber ve bilgi doğrulama platformu Teyit.org tarafından özetlenen araştırma sonuçlarına göre Türkiye'de durum daha vahim.

'Yanlış bilgi verirken Google reklamlarından para kazanan yayıncı' oranı en yüksek ülke Türkiye oldu: Peki bu ne anlama geliyor?

Google’ın Yalan Habere En Çok ’Destek Verdiği’ Ülke Türkiye Oldu

Google tarafından kişiselleştirilen reklamlar, çoğu internet sitesinin ana gelir kaynakları arasında yer alıyor. Bu satırlatı okuduğunuz sayfada da görebileceğini Google reklamları, aynı zamanda dünya internet ekosistemindeki para akışını sağlayan devasa bir makro ekonomik etkiye sahip. ProPublica'nın araştırmasına göre İngilizce dışında yayın yapan ve bu yayınlarla yanlış bilgi yayan sitelerdeki Google reklamlarının oranı %30 ila %90 arasında değişiyor.

ProPublica'nın araştırmasında da yer verilen Teyit.org'un verilerine göre Türkiye'de yanlış bilgi yaydığı tespit edilen 50 internet sitesinin 45'inde Google reklamları yer alıyor. Bu da %90'lık bir oranla Türkiye'yi, internette yanlış bilgi yayılımı konusunda zirveye taşıyor. Türkiye'den sonra listede %87'lik oranla Hırvatistan, Sırbistan ve Bosna Hersek; %80 ile Brezilya, %44 ile İspanya, %38 ile Latin Amerika, %30 ile Almanca konuşulan ülkeler yer alıyor.

Türkiye'de dezenformasyon para kazandırıyor: Google, mevcut tabloya ve tüm çağrılara rağmen harekete geçmiyor...

Google’ın Yalan Habere En Çok ’Destek Verdiği’ Ülke Türkiye Oldu

Datareportal'ın araştırması ve Teyit.org'un açıklamasına göre Türkçe, internette en çok içerik üretilen diller arasında dördüncü sırada. Buna rağmen yalan haber ve yanlış bilgilerin yayılımını azaltmak için Google'dan somut bir adım görülmüyor.

Viyana merkezli Uluslararası Basın Enstitüsü'nün başkan yardımcısı ve araştırmacı gazeteci Emre Kızılkaya ise Teyit'e yaptığı açıklamada Türkiye'de dezenformasyonun para kazandırdığını, propagandaların işe yaradığını vurguluyor.

Editör notu: Sosyal Medya Yasası buna bir çözüm getirir mi?

Kullanıcılar tarafından her ne kadar "Başıma bir şey gelir mi?" gibi bireysel çıkarımlar yapılsa ve "hukuki açıdan muğlak olduğu" eleştirileri alsa da -kağıt üzerindeki haliyle- Sosyal Medya Yasası; internette doğru bilginin yayılmasını sağlama amacı taşıyor. Kendisini haber vermekle yükümlü gören kişilerin ve internet sitelerinin ilk kez bir basın kuruluşu olarak tanındığı bu yasa, aynı zamanda bu kişi ve kuruluşların olası yalan haberlerine karşı alınan bir önlem olarak görülebilir.

Nitekim yasanın uygulama aşamasına ilişkin soru işaretleri var, zira "hangi bilginin kime ve neye göre doğru ya da yanlış olarak nitelendirileceği" konusu net olarak tanımlanamıyor. Yine de yasada yalan haber yayan kişi, kurum ve bu bilginin yayılmasına olanak tanıyan platformlara yönelik reklam engelleme ve bant genişliği daraltma yaptırımları yer alıyor. Ancak Google reklamları ile para kazanan yanlış bilgi yayıncılarının Türkiye'de %90 gibi astoronomik bir orana ulaşması, olası bir reklam engelleme veya bant genişliği daraltma cezasının Türkiye'deki internet ekonomisine ciddi zarar vereceğini gösteriyor. Kısaca ülkemizdeki karar vericiler, koca bir sektörün içine işlemiş yanlış bilgi ekonomisiyle karşı karşıyalar.

Son olarak Google'un 2021 yılında Türkiye ekonomisine yaptığı 476 milyar TL'lik katkının 193 milyar TL'sinin reklam araçları ile sağlandığını belirtelim.

YORUMLAR

(1)
Yorumunuz minimum 30 karakter olmalıdır. (0)
T
Tsubasa Ozora 3 yıl önce
Bunun en büyük örneklerinden birinden bahsedeyim, Cristiano Ronaldo. Ronaldo egosu yüksek biri. Ödül alamadığı zamanlardaki surat ifadesine bakın. Çok sayıda ödül törenine gitmedi bile. Beğenmediği sorular gelince agresifleşir. Ronaldo'nun bu kadar çok sevilmesinin sebeplerinin başında hakkında sürekli yapılan iyilik ve yardım haberleri geliyor. Oysa hiçbiri doğru değil. Bazı örnekler verecek olursak, Filistin'e hiçbir zaman bağış yapmadı. Ramazan'da 1,5 milyon dolar falan vermedi. Elinde Filistin bayraklı tabela tuttuğu fotoğraf fotomontaj. "Con Lorca Palestine" yazarsanız Google'a, gerçeğiyle birlikte görebilirsiniz. Pakistan'a 15 milyon Sterlin bağışladığı haberi de yalan. Artık iyice makaraya sarmışlardı daha ne kadar abartabiliriz diye. Onu bile gerçek sandı herkes. Kendisine çocukken yemek veren kadına 1 milyon dolar vermedi. Hatta görüşmedi bile. Koronadan dolayı yardım amaçlı otellerini hastaneye çevirmedi. Altın ayakkabısını satıp Filistin'e yardım etmedi. Balon d'or'u İsrail'li birine verdi. O da karşılığında Make-A-Wish isimli bir kuruma para bağışladı. Hani hep Filistin yanlısı gibi gösteriliyor ya bizim ülkede Ronaldo sevilsin diye, tam aksine İsrail'e daha yakın. Katillerle forma değiştirmem dediği iddia edilen olay da yalan. Ortada öyle bir görüntü yok zaten. EURO 202O öncesinde İsrail ve Portekiz arasında oynanan hazırlık maçında Ronaldo'nun İsrailli oyuncularla samimiyetini tüm dünya gördü. Muhabbet edip gülüp sarıldılar. Ronaldo, bir kupa töreninde fark etmeden İtalya'nın Riyad büyükelçisi Luca Ferrarri'nin elini sıkmadan geçti ve onu da İsraillinin elini sıkmadı diye paylaştılar her yerde. Oysa Luca'nın İsrail'le hiçbir alakası yok. Ronaldo, CMTV'den Diogo Torres isimli Portekizli bir habercinin mikrofonunu göle fırlattı. Sadece "maça hazır mısın" diye soru sormuştu haberci. Onu da yine her yerde İsrailli habercinin sorusunu yanıtlamadı falan diye paylaştılar. Basın toplantısında tamamen sağlık amacıyla kolayı kenara alıp suyu gösterdi. Kendine iyi bakan bir sporcu çünkü. Onu da İsrail'e bağlayıp, onları boykot ediyor diyenler oldu. Bir röportajında oğlumun asitli içecekler içip cips yemesine kızıyorum, izin vermiyorum da dedi. Gerçi zamanında Coca-Cola reklamında oynamışlığı da var. Ronaldo'nun eski İsrail cumhurbaşkanı Simon Peres'le sarmaş dolaş fotoğrafları da var. Onu da Google'da "Ronaldo Simon Peres" diye aratarak bulabilirsiniz. Ronaldo, İsrail'in üst mevkilerinden Israel Katz isimli şahısla görüşüp, forma hediye edip, samimi pozlar verdi. Google'da onu da bulabilirsiniz. Ayrıca Israel Katz'ın kim olduğunu da araştırmanızı öneririm. Ronaldo bir İsrail reklamında bile oynadı. Hatta reklamda İsrail askerlerinin Ronaldo'ya selam verdiği bir an da var. İspanya'da vergi kaçırdığı için az kalsın hapse giriyordu. Ronaldo çok sayıda kadınla takıldı. Hatta kadının birine tecavüz etti. Davadan çekilmesi için kadına milyonlar vermek zorunda kaldı. Yoksa hapse girecekti. Çocuklarının yarısının annesi ortada yok. Yani bu zamana kadar düzgün bir aile yaşamı sürmüş gibi lanse edilmesi de enteresan. Son sevgilisiyle düzen buldu gibi artık. Her gördüğünüz şeye inanmayın. Çok yaygın bir haber olsa bile. Siz o haberlere inandıkça Ronaldo'nun hayran sayısı artıyor ve reklam gelirleri de o sayı doğrultusunda artıyor. Ronaldo'nun kendi ağzından Filistin'i savunduğunu ve İsrail'i boykot ettiğini söylediği sadece bir video bile bulamazsınız.
Tüm yorumlar yüklendi (1 yorum)