Bunu önceden duymuştum ama pek inandırıcı gelmemişti; nane şekerlerinin karanlık bir ortamda ısırıldığında çıkardığı kıvılcımların görülebilir olmasından bahsediyorum. Birkaç kere deneyip böyle bir durumla karşılaşmayınca ben de denemeyi bırakmıştım, meğer ciddi ciddi bu kıvılcımlar çıkabiliyorlarmış.
Şimdi olaya bilimsel açıdan yaklaşalım. İçerisinde tatlandırıcı olmayan nane şekerini ısırdığınızda ya da ağzınızda ezdiğinizde kristalimsi şeker molekülündeki atomlar, nefes aldığımız havadaki azot molekülleriyle çarpıştıkları sırada elektron kaybederler. Azot, bu elektronlardan gelen enerjiyi emer, bazıları ise tribolüminesans olarak isimlendirilen bir ışık olarak yayılırlar.
Yayılan bu ışıklar çoğunlukla ultraviyole oldukları için insan gözüyle görülemezler. Fakat metil salisilat flüoresan, azot molekülleri tarafından yayılan morötesi ışığı emer ve sonrasında görünür spektrumda hafif olarak tekrar yayar. Bu sebeple bazı nane şekerleri yüksek hızda bir kamera olmadan dahi kolayca görülebilir mavi renkte kıvılcımlar çıkarabiliyorlar.
Söz konusu bu ilgi çekici videoyu aşağıdan izleyebilirsiniz.
