Ülkemizde hemen her gün bir yenisini duyduğumuz dolandırıcılık iddialarına bir yenisi daha eklendi. Bu defa dolandırıcıların kullandığı bahane ise üniversite kurmak oldu. Antalya'nın Manavgat ilçesindeki özel bir eğitim kurumu yöneticilerinin başlattığı özel üniversite kurma çalışmalarının dolandırıcılık amaçlı olduğu iddia edildi.
Eğitim kurumunun yöneticileri, 2011 ve 2012 yılında yaptıkları toplantılarda ilçede bir vakıf üniversitesi kurulması konusunda çalışmalar yaptı. Okuldaki öğrencilerin velilerinden, esnaf ve iş insanlarından üniversite için kurulan vakfa bağış yapmaları istendi.
Mart 2012'den beri bekleyiş
Mart 2012'de büyük kısmı özel eğitim kurumu yöneticilerinden oluşan 13 kişilik bir ekip, 63 bin lira sermaye ile vakıfı kurdu. Sonrasında ise 75 öğrenci velisi ve esnaftan Ocak 2013 tarihine kadar üniversite kurulması şartıyla çek ve senet alındı.
Bağışçılara üniversite alanı olarak Manavgat'ın Sarılar mahallesinde yan yana 2 ayrı arsa alındığı belirtildi. Hatta bu alanlarda inşaat için temel de atıldı. Daha sonra ise bu arazilerin hazineye ait olduğu ve vakfa tahsis edilmediği ortaya çıkınca, Sarılar Belde Belediyesi tarafından bu temeller yıkıldı.
Üniversite kurulmayınca bir kısım bağışçıya parası iade edildi. Bir kısım bağışçıya ise Almanya Aachen'de üniversitenin kurulacağı ve düzenli gelir sağlamak için 12 daire alınacağı söylenmişti. Bu kişilerin senetlerinin üçüncü kişilerin eline geçmesinin ve bu kişilerin de icra takibi başlatmasının ardından vakıf yöneticileri hakkında ‘Kamu kurumları kullanılarak dolandırıcılık yapılması’ suçlamasıyla şikayette bulunuldu. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı, Mart 2016'da kovuşturmaya yer olmadığına karar vermişti.
Yolsuzluk iddiaları ortaya atıldı
Vakfa bağış yapan iki vatandaşın yolsuzluk iddiasıyla Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne başvuru yapmasının ardından yetkililer, yaptıkları incelemenin ardından 750 sayfalık bir rapor hazırladı. Raporda 11 milyon 73 bin lira toplandığı ortaya çıktı. Ayrıca vakıf üyelerinin FETÖ/PYD ile ilişkilerinin incelenmesi istenirken, haklarında da‘güveni kötüye kullanma’, ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçlarından suç duyurusunda bulunulması, vakfın yönetim kurulu üyelerinden tazmini ve kayyum atanması istendi.
Uzun süren bir dava açma sürecinin ardından Manavgat 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi, 25 şüpheli hakkında ‘kamu kurum ve kuruluşları, vb. tüzel kişiliklerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık’ iddiasıyla toplam 50 yıldan 175 yıla kadar hapis ve 125 bin güne kadar adli para cezası istemiyle dava açılmasını kabul etti. Dava önümüzdeki günlerde başlayacak.
