CPU'lar Neden GPU'ların Yerini Alamıyor? (Intel'in Tarihi Hatası)

40
10
8
2
1
Bilgisayarımızın merkezi işlemci birimiyle (CPU), ekran kartımızdaki görüntü işlem birimini (GPU) değiştirmek mümkün mü? Daha doğrusu CPU, GPU’ların yerini alabilir mi? Sorunun cevabına ve nelerin mümkün olduğuna gelin yakından bakalım.

Modern bilgisayarlar, işlem gücü açısından son derece tatmin edici stabil sistemlerle inşa ediliyorlar. Artık bu işte bütçe sorununu ortadan kaldırınca herkes çok iyi bir bilgisayar sahibi olabiliyor. Peki bilgisayarınızın becerikli olmasını sağlayan, aynı zamanda da fiyatlarını yükselten mevzu ne? Elbette işlemciler.  

Bilgisayarlarımızın en önemli işlemcisi, merkezi işlem birimi olarak da bilinen CPU’lardır. Çekirdek mimarisiyle, ne kadar çok transistör içerirlerse o kadar güçlü olurlar. Bilgisayarımızda güçlü olması gereken bir diğer işlemci birimi ise görüntü verilerini işlemekten sorumlu olan GPU’lardır. Geçtiğimiz günlerde, GPU’ların CPU yerine geçip geçemeyeceklerini irdelemiştik. Şimdi sırada tam tersi bir durum var: CPU’lar, GPU’ların yerini alabilirler mi? Intel tarafından denendiğini söylesek? 

 

Bundan neredeyse 10 yıl önce Intel, bu işin tekniğini bilen herkese saçma gelecek bir şey denedi: 

Günümüz işlemci üreticileri arasındaki en köklü firmalardan olan Intel, teknolojik açıdan çok da uzak olmadığımız 2008 yılında Larrabee adında bir mikro-mimari sistemi inşa etmeye çalıştı. Firmanın amacı, çok çekirdekli bir CPU ile GPU arasında bir melez yaratmaktı. Ön bellek açısından X86 (32bit) mimarisine sahip olması, vektör ve doku örnekleme donanımları açısından da GPU’lara benzemesi çok şaşırtıcıydı. Intel, sanki ileride genişleyebilecek mobil pazara uygun bir adım atmaya çalışıyor gibiydi.  

Bugün mobil cihazların çok azında Intel işlemci kullanılıyor. Günümüzün mobil işlemci devleri artık Qualcomm gibi firmalar. Bunun nedeni ise Intel’in Larrabee gibi başarısızlıkları olsa gerek.

  

20 yıl öncesine geri dönersek, teknoloji piyasasında güçlü bir GPU bile göremiyoruz. O dönemlerde görüntü işlem birimlerinin aşırı derecede güçlü olmalarını gerektirecek yaygın bir durum yok. Peki sonra ne oluyor? Tasarım ve oyun sektörü alevleniyor. GPU, zamanla bilgisayarlarımızın içinde farklı birer bilgisayar gibi gelişme gösteriyor. Intel ise eski aşkını bir türlü terk edemiyor, düzenli olarak CPU’ları GPU’larla birleştirmeye ya da GPU’ları tarihe gömmeye çalışıyor.  

Nvidia ve AMD gibi iki dev GPU sektörünü ele geçirince Intel’in elinde sadece CPU sektörü kaldı. Ayırca Intel, gelenekselcilikten kopamıyordu. Mobil işlemcileri geliştirmek için kurduğu birimleri satıyor, mobil teknolojilere eğilmiyordu. Bu sırada Qualcomm, MediaTek gibi oyuncular oyuna dahil oluyordu.

CPU’ların GPU’larla birleşememelerinin ya da yerlerini alamamalarının nedeni basitti. CPU’ların güç tüketimi yüksek, buna rağmen performansları düşüktü. GPU’lar ise verilere ilişkin işlemleri organize etmek için değil, görüntüleri olabildiğince iyileştirmek için üretildiler. Temel amaçlar ayrışıyor, Intel ise hala ısrarcı davranıyordu.  

Belki günün birinde CPU ve GPU’ları tarih eden yeni nesil transistör yaklaşımları göreceğiz, ancak o vakte kadar modern mimarileri değiştirmek çok zor olacak. Intel, bir hata yapıp yanlış yere odaklandıysa, yeni oyunculara her zaman ihtiyaç olduğu aşikar.

Bu arada, günümüzün en güçlü ve dünyanın en pahalı ekran kartı olan RTX 2080 Ti'yi incelediğimiz çekiliş videomuz hemen aşağıda:

40
10
8
2
1
Emoji İle Tepki Ver
40
10
8
2
1