Plüton ve Güneş'e ait bazı resimlerle birlikte, bir cüce yıldızın etkilerini resmeden görüntülerden oluşan 6 adet resimle karşınızdayız.
Juno uzay aracı Jüpiter çevresindeki dokuzuncu dönüşünü tamamlayarak, gezegenin bulutlu ve kasırgalı güney yarım küresinin görüntüleriyle döndü.
Satürn’ün uydusu olan Enceladus, aktif gayzerleriyle (gaz püskürmesi) bilinir. Bilim insanları bu gayzerlerin kaynağının ne olabileceğine dair daha yakın bir bakış imkanı sağladılar. Yayvan, gözenekli bir çekirdek bu sorunun cevabı olabilir. Enceladus halkalı gezegenin çevresinde gezinirken çekim kuvvetine maruz kalarak sürtünme meydana geliyor ve merkezinde bulunan ısı da, uydunun yüzeyindeki hidrotermal faaliyetleri besliyor olabilir.
Hubble Uzay Teleskobunun çektiği bu görüntüler, patlayan beyaz bir cücenin ardında bıraktığı ‘ışık yansıması’nı gösteriyor. Beyaz halka, patlamanın gerçekleştiği bölgeden 300-1600 ışık yılı uzaklıkta bulunan yıldızlar arası toz bulutundan kopan bir yıldızın geride bıraktığı ışığı ifade ediyor.
Kabarcıklı yüzeye sahip Pandora adlı uydu, Saturn’ün F-halkası yakınında yörüngede dolanarak, gezegenin şeklinde küçük kıvrılmalar oluşturur. Bu fotoğraf, Cassini uzay aracının gezegene son dalışını gerçekleştirmeden önce çektiği, Pandora’ya ait son fotoğraftı.
Geçen hafta NASA’ya ait ‘Solar Dynamics Observatory (Solar Dinamik Gözlem Evi) Güneş’ten sarkan, ender görülen halka biçimli bir iplikçik tespit etti. Bu iplikçikler manyetik alan sayesinde yıldıza yapışık kalan yüklü partiküllerden oluşurlar ve genellikle uzun şerit biçimini alırlar. Bu tip yuvarlak biçimli olanları ise daha önce sadece birkaç kez görüntülenmişlerdi.
Şili’de bulunan ‘ALMA Gözlem Evi’ tarafından çekilen bu görüntü, W Hydrae gibi yıldızların çevresindeki toz bulutunu yansıtıyor. Bu toz bulutu, diğer yıldızları çevreleyenlere oranla alüminyum oksit açısından daha zengin. Yakın zamanda yapılan bir çalışmada bilim insanları, bu metalik parçacıkların güneş rüzgarlarını tetikliyor olabileceği hipotezini öne sürmüşlerdi.
