Son zamanlarda tüm dünyanın gündemini meşgul eden koronavirüs salgını, insanları genellikle filmlerden alışık oldukları felaket senaryoları üretmeye zorluyor. Bu felaket senaryolarının çıkış noktasıysa daha önceleri yazılmış olan kıyamet konulu film veya romanlardan geliyor.
Bir virüsün hızla yayılmasını konu alan romanlardan belki de en ünlüsü Stephen King tarafından kaleme alınan Mahşer (The Stand) isimli roman. Biyolojik denemeler yapılan bir kuruluştan kaçan birinin domino etkisiyle insanların %99’unu yok edecek, mutasyona uğramış, ölümcül bir grip virüsünü yaymaya başlamasını ve ABD’nin çöküşünü konu alan bu romanın hikâyesi, pek çok kişi tarafından koronavirüs salgınına benzetilmeye başlandı.
Stephen King, iki durumu karşılaştırmanın yanlış olduğunu düşünüyor:
"Hayır, koronavirüs MAHŞER gibi değil. O kadar ciddi bir yerde değil. Hayatta kalma oranı yüksek. Sakin olun ve makul önlemler alın."
Bu ayın başlarında henüz ABD’de sosyal mesafe kuralları uygulanmadan ve koronavirüs salgını ‘pandemi’ ilan edilmeden önce bir tweet atan Stephen King, insanların bu karşılaştırmayı yapmasının yanlış olduğunu söylemişti.
King’in romanında konu aldığı virüs, insan ırkının çoğunu yok ederken koronavirüsün insanları öldürme oranının yalnızca %1 ile %3,4 arasında olduğu biliniyor. Bu açıdan her iki durum birbiriyle mukayese edilemeyecek kadar farklı olsa da arada inkâr edilemez bazı benzerlikler de bulunmuyor değil.
Ünlü yazar, koronavirüs konusunda insanları romandan bir bölümle uyardı:
İnsanların iki durum arasında kıyaslama yapmasına neden olan şey, kitapta yer alan bir bölüm. Kitaptaki salgınla koronavirüsün birbirine karıştırılmaması gerektiğini söyleyen King, ilk tweet'inin ardından dün attığı bir tweet'te Mahşer romanının 8. bölümden bir kesit paylaştı. Bulaşıcı hastalığın ne kadar hızlı yayıldığını anlatan bu bölümde şu ifadeler yer alıyor:
“Joe-Bob iyi hissetmişti. Ölmek aklındaki son şeydi. Yine de hasta bir adamdı. Texaco’da gazdan daha fazlasını almıştı ve Harry Trent’e bir trafik cezasından daha fazlasını vermişti. İşini seven bir insan olan Harry, hastalığı ertesi güne kadar 40’tan fazla kişiye bulaştırdı. Bu 40 kişinin hastalığı kaç kişiye bulaştırdığını söylemekse imkânsız. Bir toplu iğnenin ucunda kaç melek dans edebilir diye sorabilirsiniz. Beş taneden oluşan makul bir tahmin yapacak olsaydınız; sayı 40'tan 200 olurdu. Aynı makul formülü kullanarak bu 200’ün 1.000, 500.000 ve 25.000'i enfekte ettiği söylenebilir.”
Koronavirüsün de solunum veya temas yoluyla oldukça kolayca bulaşabildiğini biliyoruz. Bu durumun farkında olan ünlü yazar, attığı son tweet'inde koronavirüsle mücadelede yapabileceğimiz en iyi şeyi hatırlatarak sosyal mesafeyi korumak gerektiğini söyledi.
