Türk Bilim İnsanı Ece Kamar'ın Yapay Zekada Çığır Açacak Büyük Başarısı!

91
18
6
2
1
Ece Kamar ismini sakın unutmayın, zaten yakın gelecekte isteseniz de unutamayacaksınız.

Microsoft’ta çalışan 34 yaşındaki bilim insanı Ece Kamar, çok büyük bir görevin sorumluluğunu yerine getiren bir avuç dahiden biri. Görevi ise yapay zekanın ahlaklı ve vicdanlı olmasını sağlamak. Bir nevi yapay zekanın geleceğini şekillendiren Kamar’ın ne kadar önemli bir sorumluluk üstlendiğini anlamışsınızdır. Zira yapay zeka, Elon Musk dahil birçok kişi tarafından geleceğin potansiyel tehlikesi olarak görülüyor. 

Kendisinin ismini bu zamana kadar duymamıştık fakat kendisi ‘yapay zekada ahlak ve vicdan’ konusunda Beyaz Saray’a rapor hazırlayan, bir yandan da Microsoft’un CEO’su Satya Nadella’ya danışmanlık veriyor. Yapay zekanın şu anda en önemli bilinmeyeninin toplum üzerindeki etkisi olduğunu söyleyen Kamar, konuyla ilgili şu açıklamayı yapıyor:

“İnsanların hayatına dokunan kararların bilgisayarlar tarafından alındığı bir döneme giriyoruz. Aynı zamanda kritik zararların da verilebileceği bir dönem. Toplumdaki birçok kritik karar otomasyonla verilmeye başlandı. Mesela şu anda ABD’de hakimlere yapay zekâ algoritmalı yazılımlar veriliyor. Biri hakim önüne çıkarıldığında kefaletle serbest mi bırakılacağının, yoksa tutuklu mu kalacağının kararı yapay zekâ tarafından veriyor. Yapay zekâ algoritmalarının kullanıldığı eğitimden insan kaynaklarına kadar insana dokunan birçok örneği var. Bir sürücüsüz (otonom) otomobil hata yaptığında insanlar ölebilecek. Mesela bir Tesla sürücüsü hayatını kaybetti. Bu nedenle bizim için çok önemli bir konu haline geldi. Yapay zekânın toplum üzerindeki etkisini ele alıp, insanların hayatına gerçekten faydalı olup, iyi değerler katması gerekiyor. Yani sürücüsüz bir otomobil kaza anında kime veya neye vuracağının seçimini yapabilmeli. Birini öldürmek yerine zarar görmeyecek bir cisme çarpabilecek, veya öldürme kaçınılmazsa tercih yapabilecek.”

Yapay zekanın yalnızca verilerden beslendiğinde iyi şeylerin yanında kötü şeyleri de öğrenebileceğini belirten Kamar, bununla ilgili de şunları söylüyor: 

“Kötü şeyleri öğrenmesini nasıl engelleriz, eşitlik nasıl sağlarız? ABD’deki şirketlerin insan kaynaları departmanında kullandığı yapay zekâ algoritmalarının en büyük sorunu kadın yazılımcılar. Çünkü makineler verilerden öğrenim çıkarırken o pozisyonda daha önce çalışmış kişilere bakıyor. Yazılımcılar a kadınların oranı yüzde 10 olduğu için yapay zekânın insan kaynaklarına önerdiği kişiler de çoğunluk erkeklerin oluyor. Çünkü yapay zekânın kanıtı böyle. Bu tarz önyargıları yapay zekâ algoritmalarında çok fazla görmeye başladık. Yapay zekâ algoritmaları mükemmel çalışmadığında insanların doğrularını bu yazılımlara nasıl verebiliriz ve nasıl daha iyi eğitiriz diye çalışıyoruz.”

Microsoft’un çalışmalarındaki en büyük odak noktasının yapay zekanın insanların yerini alması değil, onların yaşamını daha verimli hale getirmek olduğunu söyleyen Kamar, son olarak şu ifadeleri kullandı: 

“Hiçbir insan mükemmel değil. Hepimizin hataları ve ön yargıları var. Makineler de aynı şekilde. Bizim amacımız insanların güzellikleriyle makinelerin güzelliklerini birleştirmek. Hiçbir zaman bir algoritmanın kendi kendine karar vermesinden heyecan duymuyorum. İnsanla makineleri birleştirebiliyorsa ve bunun sonucundan da daha iyi bir sonuç alınabiliyorsa işte o zaman dünya daha güzel olur. Geçen yıl göğüs kanseri olan kişiler incelendi. Metastas yapmış mı, yapmamış mı diye araştırıldı. Şu anda bir radyoloji profesörünün bu konudaki doğruluğu yüzde 3.5 civarında. Derin öğrenim yöntemi uygulandı. Yapılan bu çalışmanın hata oranı ise 7.5. Ancak bu algoritmayı insana araç verince ve beraber çalışması sağlanınca hata oranı yüzde 0.5’e düşüyor.” 

91
18
6
2
1
Emoji İle Tepki Ver
91
18
6
2
1