Tümü Webekno

Kategoriler

Hakkımızda Yazarlar Ödüllerimiz Künye Gizlilik İletişim
  1. Webtekno
  2. Sosyal Medya Haberleri ve İçerikleri

Dövüş Kulübü Filminin Yönetmeninden ‘Joker’ Filmine Eleştiri: Akıl Hastalarına İhanet

Dövüş Kulübü başta olmak üzere pek çok popüler filminin yönetmen koltuğunda oturmuş bir isim olan David Fincher, geçtiğimiz yıla damga vuran Joker filmiyle ilgili olarak, "akıl hastalarına ihanet" eleştirisinde bulundu.

Dövüş Kulübü Filminin Yönetmeninden ‘Joker’ Filmine Eleştiri: Akıl Hastalarına İhanet

Hollywood’un en popüler yönetmenleri arasında yer alan ve Dövüş Kulübü, Gone Girl, Sosyal Ağ, Benjamin Button'ın Tuhaf Hikayesi gibi pek çok ikonik yapımın altında imzası bulunan yönetmen David Fincher, geçtiğimiz yılın en çok konuşulan filmlerinden Joker hakkında dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Todd Phillips’in yönetmen koltuğunda oturduğu Joker’in, gerçek bir akıl hastalığını referans almasına rağmen hastalığı tasvir etme biçiminin hatalı olduğunu dile getiren Fincher, filmin gerçek hayatta bir akıl hastalığından muzdarip olan insanlara ihanet ettiğini dile getirirken; akıl hastalığının, Joker'in toplumun geneline karşı duymuş olduğu dizginlenemez nefrete bir zemin olarak indirgendiğini ifade etti.

"The Dark Knight'tan önce stüdyolar, Joker filmini çekmek için risk almazlardı"

Dövüş Kulübü Filminin Yönetmeninden ‘Joker’ Filmine Eleştiri: Akıl Hastalarına İhanet

Yönetmen Todd Phillips’in Joker karakteriyle ilgili referansları hakkında da konuşan Fincher, Joker’in aslında Martin Scorsese’in yönetmenliğini yaptığı Taxi Driver filmindeki Travis Bickle ile The King of Comedy filmindeki Rupert Pupkin’in birleşimi olduğunu ve Christopher Nolan'ın The Dark Knight filminden önce stüdyoların böyle bir film için risk almayacaklarını söyledi.

David Fincher’a göre Joker, temelde akıl hastalığı bulunan insanların yanında olan, kendi kontrolleri dışındaki bir rahatsızlık nedeniyle toplumun genelinden dışlanan insanlar adına konuşmaya çalışıyor ve seyircileri, akıl hastalığı bulunan insanlar ile empati kurmaya zorluyor.

Buradaki temel sorun ise bu empati duygusunun, DC evrenindeki en ‘kötü’ karakterlerden biriyle verilmeye çalışılıyor olması. Bir başka deyiş ile Joker filmi, iyi bir amaç güdüyor olsa da akıl hastalığını, Joker’in korkunç mirası ile birleştirdiğinden Fincher’ın deyimi ile akıl hastalarına ihanet ediyor. Joker filmi ile ilgili detaylı incelememizi buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.

YORUMLAR

(2)
Yorumunuz minimum 30 karakter olmalıdır. (0)
P
PorkatalTunurçgiller PorkatalTunurçgiller 5 yıl önce
ben de rap olan fight kulüp sandım dövüş kulübü yazısını okuyunca yoksa ikinci şarkıdan Khontkar rapçi olan Joker'i eleştirmiş sanıp mutlu olmuştum ta ki "filminin yönetmeni" yazısını ve "Joker FİLMİNİN" yazısını okuyana kadar
.
. . 5 yıl önce
Anlıyorum
M
Mustafa Kumru 5 yıl önce
Khontkar dinleyen birinin max okuma yazması bu kadar olur zaten
I
Isa Aslan 5 yıl önce
bu joker filmminde malesef gerçek jokeri göremiyoruz.bence jared letonun oynadığı solo yeni bir joker filmi yapmalı dc.
A
Anonim 5 yıl önce
bu filmdeki Joker karakteri Batmenden dayak yedikten sonra içine düştüğü şeyden çıkan karakter değil sadece ona ilham veren karakter...
Tüm yorumlar yüklendi (2 yorum)