Uzay İle Dünya Arasındaki Farklı Daha İyi Anlamanızı Sağlayacak İlginç Bilgiler

23
6
2
1
1
Öğrendiğinizde uzaya dair bakış açınızı genişletecek birbirinden yararlı bilgiler.

Uzay her zaman için insanoğlu adına en büyük bilinmez olarak kalmış ve kalmakta. İçinde bulunduğumuz teknoloji çağının getirileri sayesinde uzaya dair her geçen gün yeni bir şey keşfediyoruz ancak uzay o denli büyük, o denli muazzam bir şeyki, keşfettiğimiz şeyler onun ihtişamı karşısında neredeyse hiçbir şeymiş gibi kalmakta.

Tabi bu durum uzaya dair öğrendiğimiz çeşitli bilgilerin ufkumuzu genişletmediği anlamını taşımıyor. Öğrendiğimiz her bilgi -çok önemli olsun ya da olmasın- uzaya bakış açımızı geliştirmemizde bizlere yardımcı olmakta. İşte o bilgilerden bir kaçı:

 


Uzayda yerçekiminin uyguladığı baskı ya da atmoseferin oluşturduğu etkenler bulunmadığından, uzayda kaldığınız süreye bağlı olarak fiziksel yapınızda değişiklikler olabilir. Bunun en güzel örneği uzayda bir yıl kalarak rekor bir başarıya imza atan astronot Scott Kelly olarak karşımıza çıkmakta. Kelly, bir yılın ardından uzaydan döndüğünde 5 santim daha uzun ve dünyadaki zamana kıyasla 8.6 milisaniye daha az yaşlanmıştı.

 

 


Aslında bu durum tam olarak kilogram bazıyla alakalı değil. Yani şöyle ki Dünya'da 100 kg olan biri Ay'da ya da Mars'ta da 100 kg. Tabi burada söz konusu olan şey kütleniz. Asıl değişen şey ise kütleniz ve yer çekimi ivmesi ile oluşan ağırlık değişimi. 

 

 


Dünyamıza 40 ışık yılı uzaklıkta bulunan Yengeç Takımyıldızında ''55 Cancri'' adlı bir gezegen mevcut. Bu gezegeni özel kılan şey ise, şimdiye kadar keşfettiklerimiz içinde en enteresanlarından biri oluşu. Dünyanın iki katı büyüklüğünde olan 55 Cancri'nin üçte biri elmastan oluşmakta. Bu elmasların kütlesi, Dünya kütlesinin üç katına denk gelmekte. Yani yüzey sıcaklığı 1650 santigrata ulaşan 55 Cancri için ''bilinen evrenin elmas madeni'' demek yanlış olmaz.

 

 


Güneş Sistemi'nin dışına çıkarak araştırmalar yapmaları ve elde ettikleri bulguları Dünya'ya aktarmaları için gönderilen Voyager 1 ve Voyager 2, 13 Eylül 2013'de ilk önemli adımı atmıştı. İki uzay aracı, Güneş sisteminin dışına çıkmayı başarmıştı. 2020 yılına kadar veri gönderecek olan Voyager Kardeşlerin nerede olduklarını buradan saniye saniye takip edebilmektesiniz.

 

 


Bazen günün süresinin size yetmediğini düşündüğünüz oluyor mu? Ya da ''keşke bir gün 30 saat olsaydı'' falan dediğiniz? Eğer böyle düşünüyorsanız sevindirici bir haberimiz var; yavaş yavaş günlerin süresi uzuyor (ama epey bir yavaş şekilde). Bundan tam 620 milyon yıl önce bir gün 21,9 saati, bir yıl ise 400 gün. Aynı şekilde 100 milyon yıl önce dinazorlar da 24 saatten daha kısa süren günlerde yaşamıştı. Fakat Dünya her geçen gün biraz daha tembelleşmeye devam ediyor. Dünyanın bu tembelliği de günlerin süresini uzatıyor.

 

 


Bu zamana kadar gördüğünüz, bilgisayarınızın, telefonunuzun hatta sosyal medya profilleriniz kapaklarını süsleyen o Samanyolu fotoğraflarının nasıl çekildiğini biliyor musunuz? Cevap; çekilmiyorlar. Şu an Dünya'ya en uzak mesafede bulunan insan yapımı uzay aracı Voyagerlar. Ancak Voyagerlarda ne Samanyolu'nu detaylı şekilde gözlemleyerek 'fotoğrafını çekecek' bir teleskop mevcut, ne de çekimi elverişli kılacak mesafe.

Peki Samanyolu'na ait olduğunu düşündüğümü fotoğraflar da neyin nesi? Aslında onlar, başka galaksilere ait fotoğrafların birleştirilerek bilgisayar ortamında düzenlenmiş halleri. Zira içinde bulunduğumuz galaksinin fotoğrafını, dışarı çıkmadan çekebilme ihtimalimiz bulunmuyor. Bu sebeple diğer galaksilerin fotoğraflarını toplayarak kendimizinkine yönelik bazı tahminlerle düzenliyoruz. Aynı şekilde karadelik fotoğraflarının da hiçbiri gerçek değil. Peki bu konuda bir çalışmamız var mı? Evet. Event Horizon Telescope (EHT) adlı özel teleskop sayesinde bilim adamları önümüzdeki sene ilk kez bir karadeliği gercek olarak fotoğraflamayı amaçlamaktalar.

Kaynak : https://seyler.eksisozluk.com/uzay-ile-dunya-arasindaki-farki-biraz-daha-anlayacaginiz-ilginc-detaylar
23
6
2
1
1
Emoji İle Tepki Ver
23
6
2
1
1