Salgın hastalıkların pek çok yıkıcı etkisi oluyor. Bu yıkıcı etkiler her zaman kısa da sürmüyor. Yine de hastalık salgınlarına dönemsel panik haberleri dışında kimse dikkat etmiyor.
HIV ise biraz farklı. Bu virüs oldukça uzun süre dünyanın gündeminde kaldı, hala bu virüse karşı pek çok kampanya yürütülüyor. HIV ve onun sebep olduğu AIDS hastalığına karşı bilim insanlarının mücadelesi de sürüyor. Bu mücadeledeki en son gelişmelerden biri hastalığın kökeninin ortaya çıkartılması.
HIV 1 ve onun kuzeni HIV 0'ı inceleyen ve genetik yapılarının ayrılmaya başladığı noktaya kadar geri dönen bilim insanları, iki genomdaki farklılaşmanın ortadan kaybolduğu noktaya kadar gittiler. HIV aile ağacını kurguladıktan sonra geriye dönük olarak çalışan araştırmacılar, hastalığın çıkış yeri olarak Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde bulunan Kinshasha şehrini gösteriyorlar. Hastalığın geçmişi ise sadece yüz yıllık.
1920'lerde Belçika Kolonisi olan ve adı Leopoldville olan bu şehirdeki yapı, hemen bütün koloniler ile aynıydı: Bir ufak ticari merkez, demir yolu işçileri ve seks işçilerinden oluşan küçük bir yapı.
HIV'in en bilinen ve hastalıkların büyük kısmına da sebep olan versiyonu HIV-1 M grubu virüsü koloniden yayılırken, diğer grup ise sadece Batı Afrika'da etkinliğini sürdürüyor. Bu durumun sebebi olarak ise HIV-1'in gelişmiş olması değil, yayılmak için çok iyi fırsatlara sahip olması gösteriliyor.
Virüsün kökenini keşfeden ekipten Nuno Faria da BBC'ye verdiği röportajda, hastalığın hızlı yayılmasının evrimsel değil ekolojik sebeplerden kaynaklandığını belirtti. Oxford Üniversitesi'nde çalışan Nuno Faria, HIV virüsünün kaynağı olarak Demokratik Kongo'nun bugünkü başkenti Kinshasha'yı işaret etti.
Hastalığın kaynağının keşfedilmesiyle birlikte yayılma düzeni ve nasıl engellenebileceği konusunda çalışmalar da yapılabilecek.
