Passive Haptic Learning (PHL), yani Pasif Dokunsal Öğrenme, uzun zamandır farklı araçlarla farklı şekillerde insanlar üzerinde denenerek sonuçlar gözlendi. Yeni gerçekleştirilen deneyde ise kullanılan yöntem, diğerlerine göre fark yaratmayı başardı.
Gürcistan Teknoloji Enstitüsü
Gürcistan Teknoloji Enstitüsü’nde gerçekleştirilen PHL deneyinde, iki farklı grup oluşturuldu. Gruplardan ikisine de Google Glass akıllı gözlükler dağıtıldı. Bir gruba Mors Alfabesi'nin sadece sesleri dinletilirken, diğer gruba noktalar ve çizgiler titreşim şeklinde verildi. İki grup da bu bilgileri oyun oynarken aldı, yani Mors hakkında düşünmeden pasif öğrenim gerçekleştirdiler. Çıkan sonuçlar ise oldukça şaşırtıcıydı. Dört saatlik pasif öğrenimin sonucunda titreşim almayan grup alfabenin sadece yarısını öğrenebilmişken, titreşim alan grup %98 doğru şekilde alfabeyi yazdı.
Daha önceki deneylerle bu deneyin farklılaştığı bir diğer nokta ise, dokunsal iletimin uygulandığı yerdi. Diğer deneylerde örneğin piyano çalmayı öğretmek için parmaklarına titreşim uygulanan denekler, piyanoyu parmaklarıyla çaldılar. Bu deneyde ise kafalarına titreşim uygulanan denekler parmaklarıyla yazma işlemini gerçekleştirdi. İki deneyde de olumlu sonuçlar alınması, uyarılan bölgenin öneminin olmadığını açığa çıkarttı.
Araştırmacılar tarafından neden Google Glass kullanıldığı da şu şekilde açıklandı; “Daha önceki PHL deneylerinde özel ekipmanlar kullanılmıştı. Bu kez biz varolan Google Glass’ı kullandık. Onda ihtiyacımız olan dahili hoparlör ve dokunmaya duyarlı bölge vardı. Bu sayede deneyler sırasında kişilerin kulaklarıyla kafatasları arasında titreşim hissetmesini sağladık ve dokunsal öğrenmeyi gerçekleştirebildik.”.
Google Glass’ta titreşim motoru olmamasına rağmen bu sorunu nasıl çözdüklerini sorduğumuzda da, hoparlöre 15 Hz gibi insan kulağının duyamayacağı düşük frekanslı bir ses verildiğini, bu sesin sadece titreşim şeklinde hissedildiğini belirttiler.
Bu araştırma ışığında titreşime sahip olan tüm günümüz elektronikleriyle PHL yöntemini kullanmanın mümkün olduğu ortaya çıktı. Kim bilir, belki çok yakında akıllı saatler, telefonlar, kulaklıklar gibi cihazlar aracılığıyla yeni alfabeler ya da başka öğrenimler gerçekleştirebiliriz.
