İnsanların elde ettiklerini yasa dışı yollarla kendi eline geçirmek isteyen hacker’lar, bunu başarabilmek için insanların en güncel zaaflarından yararlanıyorlar. Elbette günümüz için bu ‘zaaf’ koronavirüs. Dünya çapında birçok hacker, koronavirüsü kullanarak kullanıcıların her türlü bilgisini elde etmeye çalışıyor.
İşte tüm bu yasa dışı çalışmalar dünya genelinde sürdüğünden elbette bu çalışmalara kurban olan kişiler bizler de olabiliyoruz. Bu nedenle Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) Başkanı Faruk Bilir, Türk kullanıcılara çok önemli uyarılarda bulunarak bu tür şeylere karşı dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
Koronavirüs istismar aracı olarak kullanılıyor:
Koronavirüs nedeniyle birçok iş ve işleyişin dijital ortamda gerçekleştirilmesinin istismar aracı olarak görüldüğüne dikkat çeken Faruk Bilir, alınması gereken bazı önlemleri “güçlü parolalar oluşturma, gizlilik ve güvenlik politikalarını dikkatlice okuma, hangi verilere erişim izni istendiğinin incelenmesi” şeklinde açıkladı.
Anadolu Ajansı muhabirine açıklama yapan KVKK Başkanı, salgın nedeniyle uzaktan çalışma ve eğitim uygulamalarına, telekonferans, video konferans gibi iletişim yöntemlerine olan ilginin arttığını belirtti. Bilir, bu durumun kötü niyetli kişi veya gruplarca istismar aracı olarak görüldüğünü, kişisel veri güvenliğinin gözetilmesi gerektiğini vurguladı. Faruk bilir, biz kullanıcılar için kişisel önlemin önemine de şu şekilde değindi:
"Birkaç basit adımla, biraz dikkatle birçok tehlikeden korunmak mümkün olabilir. Bu kapsamda kullandığımız uygulamaların gizlilik ve güvenlik politikalarını okumalı, hangi verilere erişim izni istendiğini bilmeli, aydınlatma ve açık rıza metinlerini inceleyerek neye rıza gösterdiğimizi anlamalıyız. Tüm platformlar için güçlü parolalar oluşturmalı, bunları yetkisiz kişiler ile paylaşmamalıyız. Daha da önemlisi bir uygulama için oluşturduğumuz parolayı başka bir uygulama veya elektronik posta adresi için kullanmamalıyız."
Aceleci davranmamak gerekiyor:
Açıklamalarına devam eden KVKK Başkanı Faruk Bilir, siber saldırganların en çok tercih ettiği yöntemlerden birisinin konferans daveti veya dosya paylaşımı süsü vererek bağlantı göndermeleri olduğunu söyledi. Bilir, bu bağlantıların hemen açılmaması, bağlantıların doğru kaynaktan gelip gelmediğinin sorgulanması gerektiğini söyledi.
Bilir, kurumların logoları, e-posta adresleri, sosyal medya hesapları ve hatta paylaşımlarının dahi taklit edilebildiğini, doğruluğunu teyit etmediğimiz içeriklere itibar etmememizi ve mümkün olduğunca dikkatli davranarak kötü niyetli kişilere fırsat vermememizi de açıklamalarına ekledi.
"Kişisel veri güvenliği takipçiden daha önemli":
Tüm bu açıklamaların yanı sıra Faruk Bilir, sosyal medyada yapılan paylaşımlar hakkında da bir uyarıda bulundu. Bilir, sosyal medya paylaşımı yapılırken ‘mahremiyet hakkı’nın gözetilmesini vurgulayarak paylaşımlarda yanıltıcı içeriklerden uzak durulmasını söyledi. Bununla birlikte resmi makamlarca doğruluğu teyit edilmiş bilgilerin dikkate alınmasına yönelik uyarıda bulunan Bilir, açıklamalarına şu şekilde devam etti:
"Kişisel verilerimizin güvenliği, takipçi ve beğeni sayımızdan çok daha önemlidir. Sosyal medya başta olmak üzere, birçok platformda birtakım algoritmalar aracılığıyla kişiler çeşitli konularda yönlendirilebilmektedir. Bu durum, kişisel verilerin ve kişinin mahremiyet hakkının korunması gerekliliğini de gündeme getirmektedir.
Bireyler olumlu amaçlarla işlenen kişisel veriler sebebiyle fayda görebilirken, kişisel verilerin hukuka aykırı şekilde işlenmesi sebebiyle maddi veya manevi zarar ile karşı karşıya kalabiliyor. Bu duruma karşı hazırlıklı olabilmek için farkındalık düzeyimizi artırmalıyız. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu bireylere verileri üzerinde söz sahibi olma imkanı sağlamış, getirdiği haklar vasıtasıyla kişilere kontrol ve denetim yetkisi vermiştir. Sahip olduğumuz hakları öğrenerek bu hakların takipçisi olalım. Çünkü kişisel veri güvenliği kişinin kendisiyle başlar."
