Paylaş
1
Kripto paralara ve dijital varlıklara ilişkin tartışmaların yoğun olarak devam ettiği bu günlerde, tüm tartışmalara rağmen finans sektöründe büyük bir dönüşümün etkileri görülmeye başlandı. Büyük şirketlerin ve yatırımcıların gözdesi haline gelen kripto paraların geleceğin para birimi olacağına duyulan inanç giderek artıyor.
Deloitte tarafından yapılan ve finans uzmanlarının ve sektör yöneticilerinin katıldığı bir anket, bu gidişatı destekler nitelikte. Ankete katılan finans sektöründen uzmanların yüzde 76'sı, önümüzdeki 5 - 10 yıllık süreçte dijital varlıkların devletler tarafından desteklenen itibari para birimlerinin yerini alacağını ya da güçlü bir rakip haline geleceklerini düşünüyor.
''Dijital varlıklar çağına katılım bir seçenek değil, kaçınılmaz''
Kripto paralara yönelik ilginin artmasıyla birlikte her geçen gün daha fazla para dijital varlık olarak bir yatırım aracına dönüştürülüyor. Bu da hem kurumsal şirketlerin hem de bireysel yatırımcıların bu yeni yatırım aracını daha çok benimsemesine yol açıyor. Rapor, bankaların gelecekte onları bekleyen bu dijital dönüşümü kabul etmeleri ve benimsemeleri gerektiğini ifade ediyor.
Raporda "Dijital varlıklar çağına katılım bir seçenek değil, kaçınılmaz. Liderlere yalnızca dijital varlıkları ve yeni küresel finansal hizmet altyapısını kendi yararlarına olacak şekilde nasıl kullanacaklarına karar vermek kalıyor" ifadeleri yer alıyor.
Ankete katılanlar, finansal hizmet şirketlerinin kripto para birimleri, dijital varlıklar ve blok zinciri trendi ile birlikte hareket etmesi gerektiğini düşünüyor. Ayrıca katılım sağlayan finans uzmanlarının dörtte üçünden fazlası, şirketlerinin blok zinciri ve dijital varlıkları benimsememesi durumunda rakiplerine karşı bir sıçrama yapma şansını kaçıracaklarını düşünüyor.
Anketin ışık tuttuğu bir diğer konu ise bu gerekliliğe rağmen mevcut altyapı sorunları sebebiyle dijital varlıklara geçişin o kadar da kolay olmayacağı gerçeği. Ankete katılanların yüzde 65’i, kriptoya yönelik finansal altyapı eksikliğinin dijital varlıklara geçişteki en büyük engel olduğunu söylerken, ayrıca siber güvenlik, düzenleyici konular ve gizliliği koruma ihtiyacı etrafındaki riskler de kritik engeller olarak gösteriliyor.
