33.000 Yıl Önce İşlenen Gizemli Cinayetin Sırrı, Modern Yöntemlerle Çözüldü

53
7
2
1
1
Araştırmacılar, son yıllarda geliştirilen teknikleri tarihteki en eski cinayet olaylarından birini çözmek için kullandılar. 33.000 yıl önce Avrupa’da meydana geldiği düşünülen bir olayda bir insanın cinayete kurban gittiği düşünülüyor.

İkinci Dünya Savaşı sırasında Romanya’nın Transilvanya bölgesinde fosfat arayan madenciler tarafından bir mağarada oldukça eski görünen bir kafatası bulunmuştu. Yapılan incelemelerin ardından bu kafatasının 33.000 yıl yaşında olduğu keşfedildi. Çıkarıldığı mağaranın da ismi olan Cioclovina kafatası, Paleolitik (Yontma Taş Devri) dönemde Avrupa’da yaşayan en eski kafataslarından birisi olarak görülüyor.

Cioclovina kafatasını inceleyen ilk bilim insanları, kafatasının sağ tarafındaki iki geniş kırıktan bahsetmemişlerdi. Bunun yanında kafatasının kırık olmayan bölümlerini net bir şekilde fotoğraflarken kırık olan kısımları bulanık bir şekilde servis etmişlerdi. Bunun üzerine on yıllarca yıldır süregelen bir tartışma başlamıştı. Bu tartışmaların ardından birtakım araştırmacılar kırıkların nedenini araştırmaya koyuldu. "Kırık, mağarada maden çıkarmak için kullanılan patlayıcı maddelerden mi kaynaklandı?", "Mağara, kafatasına sahip olan kişinin üzerine çöküp onu öldürdü mü?""Kişi, bir cinayete mi kurban gitti?" gibi sorular soran araştırmacılar, bu soruları cevaplandırmak için çalıştılar.

Girit Üniversitesi’nden Elana Kranioti ve meslektaşları, bu soruların yanıtlarını almak için modern adli tıpı kullanmaya karar verdiler. Bilgisayarlı tomografi kullanarak kırık olan bölgelerin çevresinde iyileşme belirtileri olmadığını keşfettiler ve Cioclovina insanının yaralanması ve daha sonra iyileşmesi olasılığını dışladılar. Sonra kemiklerin ne zaman kırıldığına dair işaretler aradılar.

Bilim insanları, kafatasının öldükten çok sonra kırılmış olsaydı kırıkların rastgele desenlere sahip olacağını çünkü yaşayan kafatasının kemik yapısının kuru bir kafatasına göre farklı olacağını biliyorlardı. Bu konu üzerine giden araştırmacılar, kafatasının kırılmasının ölüm zamanında meydana geldiğini ortaya çıkardı. Kırılma çizgilerini inceleyen araştırmacılar, çizgilerin kafatasının yapısal olarak daha zayıf bölgelerine doğru gittiğini buldu ve kafatasında hâlâ yumuşak beyin dokusu varken yaralanmanın meydana geldiğini gösterdiler.

Kırığı inceleyen araştırmacılar, düz bir kırığın kafatası boyunca uzanırken dairesel kırıkların kafatasını içine doğru çökerttiğini ortaya çıkardılar. Dairesel bu kırıkların bugünkü beyzbol sopasıyla yapılan saldırılara benzediği belirtildi. Kranioti, ‘’Kafatasının sağ tarafında bulunan belirgin dairesel kırık, kişinin doğrudan bir nesneyle yaralandığını tartışmasız bir şekilde ortaya koyuyor’’ açıklamasında bulundu.

Mağaranın içerisinde üzerine kaya düşerek ölme ihtimaline karşı bir teori de geliştiren araştırmacı ekip, balistik jelatin ile doldurulmuş yapay kafatasları kullanarak darbeyi deneysel olarak test ettiler. Araştırmacılar, kafatasının kırılmasını bir beyzbol sopası ve bir kayayla test ettiler. Ortaya çıkan sonuçlara göre Cioclovina insanının kafatasındaki kırılma kalıpları, sopa benzeri bir cisimle iki kere vurulduğunda ortaya çıkan ile aynıydı. Kranioti, ‘’Bu kırılma; birinden kaçarken, diz çökerken ya da yere çarpma şekilde gerçekleşmiş olabilir’’ dedi. İkinci kırığın açıkça şiddetten kaynaklandığı görülüyor.

Kranioti, vücudun geri kalanı olmadan kurbanın bu saldırıdan önce başka bir yerde ölümcül yaralar alıp almadığını öğrenmenin bir yolu olmadığını söylüyor ancak kırıkların kapsamı ve yerleşiminin, kişinin kafa travmasından kısa bir süre sonra öldüğünü gösterdiğini belirtiyor.

Kaynak : https://www.newscientist.com/article/2208455-modern-forensics-solves-stone-age-murder-mystery-after-33000-years/
53
7
2
1
1
Emoji İle Tepki Ver
53
7
2
1
1