Çin temelli OnePlus firması’nın tarihi, ilk kez 17 Aralık 2013 yılında bir diğer Çinli mobil üreticisi olan Oppo’dan ayrıldığı günlere dayanıyor. Bu ayrılığın ardından kendi ayakları üzerinde yeni bir şirkete dönüşen OnePlus, ilk telefonu olan OnePlus One’ı ise bu tarihten yaklaşık 5 ay sonra, 23 Nisan 2014’te tanıtmıştı. Bu telefonun hikayesine geçmeden önce ikilinin hikayesine kısaca göz atmak, telefonun hikayesini anlamayı daha da kolaylaştıracak.
Şirketin şimdiki CEO’su ve kurucu ortağı olan Pete Lau, bir zamanlar Oppo Başkan Yardımcılığı göreviyle CyanogenMod'u Oppo N1'e getirmek için Oppo'da çalışmıştı. Şirketin diğer kurucu ortağı Carl Pei ise kendisinin oluşturduğu Meizu fan sitesi popüler olduktan sonra Meizu tarafından işe alındı, ardından ise Oppo’da çalışmaya başladı. İkili, Aralık 2013 ortasına gelindiğinde ise OnePlus'u kurdu ve ilk ürününü bir yıldan az bir sürede piyasaya sürdü.
OnePlus One’ın hikayesi
Bu telefon esasında tam bir rüya telefondu, Pete Lau ve Carl Pei'nin rüyası. İkili, ilk kez Oppo'da bir araya geldi ve sonunda sadelikle birleşen kalite ideallerini temel alarak kendi şirketlerini oluşturmak için Oppo’dan birlikte ayrıldılar. Bu ayrılığın ardından oluşturulan OnePlus One’ın donanımı, büyük ölçüde eski işverenlerinin “amiral gemisi katili” olarak nitelendirdiği Oppo Find 7a'ya dayanıyordu.
Telefonlarını nasıl başarılı bir hale getirebileceğini oldukça iyi planlayan ortaklar, maliyetleri düşürmek için OnePlus telefonları çevrimiçi olarak satmaya ve somut bir mağazanın sorunlarından kaçınmaya karar verdi. Bu noktada ikili, başlangıçta yalnızca 50.000 adet telefon üretmeyi ve satmayı planlıyorlardı.
Planlar dahilinde OnePlus One, 2014 yılının başında 3/16GB modeli için 300 dolar ve 3/64GB seçeneği için 350 dolar fiyat ile piyasaya sürüldü. Bir karşılaştırma yapacak olursak; döneminin popüler telefonlarından olan Google Nexus 5, 32GB’lık versiyonunu 400 dolar gibi agresif bir fiyattan satıyordu.
Bu fiyatlar sizi yanıltmasın; OnePlus One, Nexus’un 5 inç 1080p ekranından daha büyük olan, 5.5 inçlik 1080p ekrana sahipti. Ayrıca pil ömrünün iki katına çıkması için daha büyük bir pile ve daha güçlü bir RAM’e sahipti. Kamera kısmında da zamanının üstüne olan OnePlus One, Sony IMX214 sensörü ile Nexus'tan daha yüksek çözünürlüklü fotoğraflar (13MP) ve videolar (2160p) sunuyordu ve Snapdragon 801 yonga setiyle donatılmış güçlü bir işlemcisi vardı.
OnePlus’ın “öldürmeyi” hedeflediği telefon: Galaxy S5
OnePlus’ın “öldürmeyi” hedeflediği bir diğer amiral gemisi telefon ise döneminin en iyilerinden olan Samsung Galaxy S5’ti. Döneminde Apple gibi devlerle yarışan Galaxy S5, ön panelinde 5,1 inç, 1080p Süper AMOLED ekran ve kamera donanımında 16MP, 2160p çözünürlüğün yanı sıra pil ömrü, suya dayanıklılık sertifikası ve kablosuz şarj gibi avantajları da öncü olarak sunuyordu. Ancak Galaxy S5’in baz fiyatı 650 dolardı ve bu yalnızca 16 GB’lık model içindi.
Yine de Nexus'u yapan Samsung ve LG, telefon yapımında uzun bir geçmişe sahipti ve tüketicinin güvenini kazanmıştı. Bu bilinmeyen şirket ise sipariş vermeden önce mağazalarda kontrol edemediğiniz bir telefon için 300 dolar para istiyordu. Dolayısıyla OnePlus, geleceği için tüketicilerinin güvenini kazanmak zorundaydı.
Bu yüzden de Samsung veya Apple’ın yakınında dahi olmayan bir pazarlama bütçesi ile güçlü satışlara sahip olduğu anlamına gelen güçlü bir çevrimiçi topluluk oluşturdu. Bu sayede şirket, başlangıçta planlanan 50.000 ünite yerine 2014 yılının sonuna kadar yaklaşık 1 milyon “One” satmayı başardı. Fakat yine de her şey kusursuz değildi.
OxygenOS’un ortaya çıkışı
Lau’nın CyanogenMod ile olan bağlantısı, OnePlus One’ı, işletim sisteminin ticari sürümü olan Cyanogen OS ile piyasaya sürmeye teşvik etti ve yüksek derecede kişiselleştirme ile saf bir Android deneyimi vaat etti. Nihayet telefonların Hindistan pazarındaki satış vakti geldiğinde ise Cyanogen, OnePlus'a Micromax'ın bir markası olan Yu ile özel bir anlaşma yaptığını bildirdi. Bu yüzden de bir Hint mahkemesi, OnePlus telefonunun satışlarını askıya aldı.
Bu olaydan ders çıkaran OnePlus, şirket içi bir yazılım geliştirmeye karar verdi. Küresel pazar için OxygenOS ve Çin pazarı için HydrogenOS adları verilen yazılımlar, 2015 yılının başında kurulabilir ROM olarak piyasaya sürüldü. Sistemlerin günlük kullanım için yeterince kararlı hale gelmesi biraz zaman alsa da şirket, sonunda bu konuyu da çözmeyi başardı.
Sonuca gelecek olursak OnePlus, düşük fiyat politikasına rağmen telefonlarında premium hissini yaşatmak istedi. Bunun içinse gerçek bambu, kot ve kevlardan yapılmış StyleSwap kapaklarını tasarladı. Bambu işe yaramadı ve iptal edildi, ancak üçüncü parti versiyonu daha sonra tekrardan kullanıma sunuldu.
Tüm bunlara bakarak OnePlus One'ın çok büyük bir başarı olduğunu iddia edemeyiz. Ancak yine de şirket, ilk yılında 1,5 milyon adet sattı ve daha da önemlisi, premium segmentte ilk 5'e giren bir şirket olmayı başardı. Bunlar da kısa vadede oldukça önemli sayılabilir. Dilerseniz siz de bu şirketin hikayesi hakkındaki düşüncelerinizi yorumlar kısmından paylaşabilirsiniz.
