Apple, son 10 yılın en hızlı büyüyen şirketlerinden biri olmayı başarırken yalnızca güçlü, kaliteli ve şık ürünler piyasaya sunmakla kalmadı, ayrıca hem tüketicilerin hem de rakiplerinin kabul ettiği bir teknoloji felsefesi de oluşturdu. Üstelik Apple, Steve Jobs ile oluşturulan ve zaman içinde geliştirilen bu felsefesini Apple Üniversitesi’nde tam zamanlı olarak görev yapan fakülte üyesi filozof Joshua Cohen ile yeni nesil çalışanlarına da aktarıyor.
Yanlış duymadınız; Apple, bir şirket içi üniversite olarak tanımlayabileceğimiz Apple Üniversitesi’nde yalnızca bilim ve teknoloji dersleri vermekle kalmıyor. Aynı zamanda tam zamanlı olarak görev yapmakta olan bir filozof ile şirketin ürünleri ve müşteriye bakış açısı konularındaki felsefelerini müstakbel çalışanlarına öğretiyor. Böylece Apple ürünlerinin Picasso’nun sanat eserlerindekine benzer ‘zarif sadeliği’ nesilden nesile devam ediyor.
Bir iş dünyası haber sitesi olan Quartz, Apple’ın felsefesini geliştirmek ve yeni nesil çalışanlara aktarmakla görevli olan Joshua Cohen ile bir röportaj gerçekleştirmek istedi ancak Quartz’ın iddiasına göre Apple, Cohen’in röportaj vermesine izin vermedi. Bu olaydan yola çıkarak Apple’ın şirket felsefelerini açık bir şekilde konuşmaya sıcak bakmadığını söyleyebiliriz. Cohen’in 2011 yılından bu yana Apple’da görev aldığını düşünürsek bu durum çok da ilginç değil.
Apple, yalnızca şirketin felsefesini gizlemekle kalmıyor; Apple Üniversitesi, oldukça az sayıda çalışana sahip olan ve gizliliği ilke edinmiş bir kurum. Kurumda öğrencilere nasıl bir eğitim verildiği, Apple çalışanlarına ne gibi bilgiler aktarıldığı ve nasıl bir felsefenin içine sürüklendikleri büyük bir soru işareti. Bununla birlikte Apple, ürünler konusundaki felsefesini sağlam temellere oturttuğundan ürünleri arasında muhteşem bir uyum olduğunu söyleyebiliriz.
