Dünyanın en hızlı otomobili hangisi sorusuna Bloodhound dışında bir cevap veriyorsanız yanlış cevap veriyorsunuz demektir. Bu firmanın nihai hedefi ise saatte 1600 kilometreyi geçmek. 2020 yılına kadar ise saatte 800 kilometre hızı aşmayı hedefliyorlar.
Bloodhound LSR, Güney Afrika’da çalışmalarına devam ediyor. Bunun sebebi, firmanın gerekli işlemleri tamamlamasının daha kolay olması ve yeterince uzun ve düz bir yol bulabilmesi olarak gösteriliyor. Araç, bir otomobil motoru değil, bir jet motoru kullanıyor. Uçak uçursun diye kullanılan motoru otomobile takınca tabii ki hız çok artıyor ancak işin içine bir başka konu giriyor: Aerodinamik. Üstten gelen basıncın fazla yüksek olması durumunda araç yere yapışacaktır. Aracın altından geçen hava akımı daha yüksek olursa da aracın yol tutuşu azalır, çok savrulur.
Amerikan istatistik uzmanı George Box, “Bütün modeller yanlıştır ama bazıları kullanışlıdır” demişti. İstatistik bilimi konusunda kısmen desteklenebilecek bu cümleyi, Bloodhound’ın Baş Mühendisi Mark Chapman da destekliyor. Chapman’a göre yeni, gelişmiş bilgisayarlar ve onların sağladığı tasarım çözümleri, doğru otomobillerin üretilmesine çok da büyük bir katkı sağlamıyor.
Ultra Hızlı Metal İyon Bataryalar Geliştirildi
Firma, şu anda süpersonik hızlara çıkabilecek araçlarını test etmek için çalışmalarını sürdürüyor. Bu çalışmalar, 1600 km/s hızda giden araçların etrafındaki sürtünme, lastiklerinin bu durumdan nasıl etkileneceği, aracı çevreleyecek olan hava akımı gibi konulara odaklanıyor. Aracın, yerden bir miktar parçacığı havalandırarak sprey etkisi yaratması bekleniyor.
Geçmişte benzer girişimlerde bulunulan araçlar tamamen metal tekerleklere ve tek parça yapılara sahipti. Yeni Bloodhound ise kompozit malzemeden yapılacak. Bu nedenle de her parçanın ve her bileşenin hem ayrı ayrı, hem sistematik olarak test edilmesi gerekiyor.
Bloodhound, hedefi olan 1600 kilometre hıza ulaşabilecek mi, yoksa bu girişim güzel bir hayal olarak mı kalacak henüz bilmiyoruz ancak firma kendine oldukça güveniyor.
