Uzay Kuvvetleri, NASA'nın Sonu Anlamına mı Geliyor?

16
6
2
2
1
Uzay, Amerika gibi limitlerini zorlamak isteyen ülkeler için sınırların sonunda bulunuyor. Ancak, buna yönelik adımlar da atılacak gibi.

Uzay kuvvetleri oluşturmanın bedeli, faturada ne kadar kabarık gözüküyor? Askeri uzay yarışını körüklemez mi veya Rusya ve Çin ile Amerika arasında gerginlik çıkarması muhtemel değil mi? Konuyla ilgili sorulabilecek pek çok soru bulunmakta. NASA'nın etkisi diğer alanlarda da olduğu gibi, açık bir şekilde günlük yaşantımızın içinde görülebilmektedir. Uzay keşfine olanak sağlamak için geliştirilen teknolojiler, sadece uzay alanında değil günlük teknolojinin de pek çok alanına yansımıştır.

Bunlara kısa örnekler vermek gerekirse, çizilmeye dayanıklı lensler ve CAT taramaları örnek verilebilir. CAT taraması, günlük sağlık alanında da kullanılan özel bir X-Ray taraması, bahsettiğimiz gibi NASA'nın etkisi pek çok alanda gözüküyor. NASA'nın inişli çıkışlı, pek kısa sayılmayacak dönemini incelediğimiz zaman faydalarını açıkça görüyoruz, ancak uluslararası alanda potansiyel bir risk olduğunu da gündemi takip ettiğimiz zamanlarda fark etmek güç değil.

Uzay Kuvvetleri nedir, eğer olursa ne iş yapacak?

Bu yıl içinde, Mart ayında düzenlenen bir miting içerisinde Amerika Başkanı Donald Trump ilk kez uzay kuvvetleri hakkında bir açıklama yapmıştı. O günlerden itibaren Trump, hem konuyla alakalı olarak attığı tweetler ile hem de Pentagon'a verdiği ordunun bağımsız bir altıncı şubesini oluşturmaya yönelik talimatı ile destekledi. Trump'ın talimatlarına cevap veren Pentagon, Ağustos ayı içinde 'Final' başlığıyla birlikte verdiği raporda neden uzay gücü oluşturulması gerektiğine dair bazı detaylara ışık tuttu.

NASA ve askeri kuvvetler arası bağlantı

Uzay ve askeri güç arasında bir denge olmadığını söylemek yanlış olur. Uydular sivil iletişimi günlük hayat içerisinde sağlıyor, ancak sadece sivil değil aynı zamanda askeri birimler için de aynısını yapıyor. Uzay analistleri bu durumu 'Dual-use' yani ikili kullanım olarak adlandırıyor. Bu sayede günlük sivil faaliyetler ile askeri faaliyetlerin ayrıştırılması zorlaştırılıyor. Sovyetler Birliği 1957 yılında 'Sputnik' projesini başlattığında Amerika, Sovyetler'in uzayı keşfetmek amacıyla değil Amerika'ya saldırı yapabilecekleri düşüncesiyle bu projeyi gerçekleştirdiğini düşündü.

Tabii, bu durum Amerika içerisinde bir panik havası yarattı. Böylece uzay yarışı da keşfetme arzusundan çok soğuk savaş politikalarından dolayı oluşmuştur. Bunun üzerine dönemin Amerika Başkanı Eisenhower, NASA programını 1958 yılında başlattı ve aynı yılın 1 Ekim tarihinde NASA'nın kapılarını Amerika için açtı. Yani NASA kısaca özetlemek gerekirse, soğuk savaştan doğan bir kurum.

Uzay kuvvetleri de benzer bir durumdan dolayı mı gündemde?

Evet, Amerika bu dünyanın en masum ülkesi değil. Ancak kendi içlerinde tehditlere gerekli karşılıkları verebilecek konumda olmak istiyorlar. Rusya ve Çin son zamanlarda uzayda, özellikle askeri sanayi alanında büyük adımlarla ilerliyorlar. Çin ilk olarak 2007 yılında uydu karşıtı bir silahı test etti, yakın zamanda Rusya'nın da benzer şeyler yaptığını duyduk. Bunların dahası olduğunu da biliyoruz ve tabii bir de bilmediğimiz gizli faaliyetler de mutlaka olacaktır. Amerika da bu durumdan gerilmiş olacak ki, böyle bir adım atma gereği duymuş.

Kaynak : https://phys.org/news/2018-10-space-nasa.html
16
6
2
2
1
Emoji İle Tepki Ver
16
6
2
2
1